Anne babanın baba da annenin yerini tutamaz

Ancak toplum değiştikçe, ailedeki babanın yeri ve rolü de yeniden şekillenmektedir. Büyük aile ve yakın toplumsal ilişkiler çekirdek ailelere dönüştükçe çocuğun babasına ihtiyacı daha da artmaya başlamıştır. Babanın yerine destek olacak amcalar, dayılar, dedeler, büyük ağabeyler artık yoktur. Genellikle anneler de çalışmaktadır. Çocuğun hayatı öğrendiği sokak ve mahalle kültürü ise aile için tehlikeli ve kontrol edilemez durumdadır. Dört duvar arasına sıkışmış çocuk için; televizyon, bilgisayar, elektronik oyunlar dışındaki en önemli renkli kişi baba olmaktadır. Çocuğa anne tek başına yetmez, babanın da ilgisi olmazsa, çocuk iyi ya da kötü çevresinden beslenir.


Baba otoritesini korurken çocuklarının ihtiyaçlarını da düşünmelidir

Babalar genellikle ailenin en yaşlısı, tecrübelisi ve sağduyulu otoritesi durumundadır. Temel görevi aileyi ekonomik yönden geçindirmek ve gelecekte güvenli, huzurlu bir ortam sağlamak olduğu için uzun saatler ev dışında çalışmaktadır. Şehir hayatı içinde trafikte yorulmakta, evin alışverişi için daha çok uğraşmaktadır. Tıpkı kendi babaları gibi eve gelince rahatlamak, kendine zaman ayırmak, babalara yakışır etkinlikler yapmak; güncel haberleri izlemek, arkadaş akrabalarla diyalog kurmak, kendini geliştirecek sohbetlere gitmek gibi ihtiyaçları vardır. Dahası kendi babası gibi; çocukları ile ilişki seviyesini bozmadan, otoritesi sarsılmadan, güçlü ve kudretli bir model olmayı tercih etmektedir. Çocuklarını uykuda veya uzaktan sevmeyi yeğler. Çocuğuna, “uyuma zamanın geldi” dediğinde annesi gibi 10 kere söylemek zorunda kalmak istemez. O yüzden de babası gibi olmaya çalışırken çocuğunun değişen ve artan ihtiyaçlarını karşılayamamaktadır.


Babanın rolleri değişti


Babalar artık evlerinde, anne gibi çocuklarının ihtiyaçlarını karşılamak gibi bir rol üstlenmektedir. Yani babalar için kaçmak ya da bir şeylere sığınmak söz konusu değildir. Babaların görevi; çocukları ile konuşmak, oyun oynamak, onlara eğitim vermek, özellikle televizyondan gelen değişik uyaranları çocuk için sindirip, süzmektir. Çalışan eşine ev işlerine yardım etmek, yokluğunda, çocuğun yemeğinden yıkanmasına işlerin ucundan tutmak zorundadır. Çocuk olana kadar karı-koca rolleri ve sorumlulukları daha rahatken çocuk sahibi olunca tekrardan dengeler değişir. Hiç bir şey, özellikle anne ve baba eski kimliklerinden, önceliklerinden farklı bir çizgiye taşınır. Aslında çocuk sahibi olmak insanı büyütür, anlamlandırır, olgunlaştırır. Çocuğa öğreteceğimiz kadar, ondan öğrendiğimiz şeyler olur. Hamilelikten bu yana, babanın da bu olaydan nasiplenip, sahiplenmesine izin vermek gerekir. Aksi takdirde baba sadece korkulan, para kazanan, çok çalışan, yalnız ve dışlanmış olur ve evlat yetiştirmenin kendisine sağladığı aydınlanmadan yoksun kalır. Yani pastanın kaymağını yiyemez. Tek bir hücreden, kendisi gibi bir yetişkin kişi oluşana kadar ki süreçten alınacak ibretler, öğrenilecek dersler, yaşanacak duygular, düşünceler vardır. O yüzden çocuğun büyümesini beklemeden bir an önce bebeğin hayatına dahil olup, birebir zaman geçirmek gerekir.


Babanın çocuğuyla ilgilenmesinin çocuğa yararları:

  • Babası tarafından sevildiğini, onaylandığını hisseden çocuk öğrenmeye daha açık olur.

  • Zekası gelişir, soru sorması, merakları artar.

  • Babalar, annelere kıyasla bağımsız olmaya, kendi ayakları üstünde durmaya fırsat verirler.

  • Çocuğun kendine güveni, problem çözme yeteneği artar.

  • Bebeklikten gelen anne bağımlılığından, annenin girdabından çocuğu baba çıkarır.

  • Kural ve sınırları tanıma, hatalarını kabullenme artar.

  • Cinsel rol kavramı 3 yaşında olgunlaşmaya başlar, erken aile içi rolleri çocuğun öğrenmesi önemlidir. anne, anneanne, abla arasında sıkışan erkek çocuklarda kız kimliğine eğilimler artar.

  • Kız çocuklar ise, erkek dünyasını anlamak için anne-babanın birbiriyle iletişiminden etkilenir, gelecekte erkeklere bakış açısı ve etkileşiminin kalitesi ve şekli etkilenir. Baba yoksunluğunda, yaşça büyük erkeklerden, öğretmenlerden hoşlanma, yakınlaşma ve mesafesini iyi ayarlayamama görülebilir.

  • İki kişi yerine üçlü, dörtlü diyaloglarda uyumu artar. Aksi takdirde okulda gruplaşmalarda sıkıntı yaşar. Arkadaşlarını paylaşamaz. Sık sık küser, mutuz, hırçın olur.

  • Ergenlik demek, tutarlı babalığın hasadı demektir. Artık yapacağınız şeyler daha zor olur.

  • Yüz-göz olmadan ve korkulan, mesafeli kalmadan babalık yapmak.


Babalara öneriler:

  • Çocuğunuz daha anne rahmindeyken onunla ilgilenin.

  • Kucağınıza almaktan sevmekten çekinmeyin.

  • Çocuğunuzu bol bol gözlemleyip, zaman geçirin.

  • Zaman geçirmek çocuk kucağınızda gözünüz gazetede olmak değildir.

  • Kendi bilginizi, çocukluğunuzu anlatın.

  • Anneyle rekabete girmeyin, anneyi çocuk yanında eleştirmeyin.

  • Annenin eve gelir gelmez çocuğu şikayet etmesine izin vermeyin “bir lokma yemedi, hiç uyumadı, sürekli ağlıyor, beni dinlemedi, ödevini yapmadı, küfür etti, çok MSN e giriyor…”

  • Emeğini, yaptığını taktir edin. “çok çalışkansın, sen mükemmelsin” değil “odanı güzel toplamış, çok çalışmışsın” deyip omzunu okşamak daha doğrudur.

  • Kişiliğini değil, hatalı davranışını eleştirin. “sen zaten hep tembelsin, senden adam olmaz” değil, “genelde ödevini yapardın, nasıl oldu da unuttun, geçen haftaki matematik ödevini yapmadığında olanları biliyorsun, bu konuda nasıl bir çözüm düşünüyorsun” daha yapıcı olacaktır.

  • Hata yapınca sonucuna katlanmasına izin verin, korumayın. “servisi kaçırdıysan, yürümen gerekecek, ben arabayla götürürsem akşama benim işlerimin bir kısmını sen yapmak zorundasın” gibi, hatasını anlaması ve telafisini sağlayın.

  • Anneyi aracı, tampon yapmayın.

  • Çocuğunuzla arkadaş olmayın, onun ihtiyacı olan biricik babasısınız, muadiliniz yok.

  • Sosyal hayat, eğitim, meslek edinmede çocuğunuzu tanıyıp, öyle yönlendirin.

  • Kendi hayatınızı, çocuğunuzun büyüyünce olmasını istediğiniz gibi yaşayın ki gerçekten sizi örnek alsın. Yani kendinizi çocuğuz açından da sorgulayın. Eleştirin.

  • Çocuklarınızın, torunlarınızın emanetleri olduğunu unutmayın.

  • Kendi babanızı tanıyın, kabullenin, minnet duyun, kendinize dersler çıkarın.

  • Diğer baba-çocuk ilişkilerini gözlemleyin.


Baba olma yaşı kişisel yönden farklılıklar gösterir. En iyi baba olma yaşı, ilk çocuk için 25-35 yaş arasıdır. Çocuğunuzun en az 25 yaşına kadar ona destek olmanız, beraber hareketli aktiviteler yapabilmeniz, tahammül edecek sabır, enerji ve çalışkanlık gösterecek kadar genç ve sağlıklı olmak gerekiyor. Belli bir eğitime, mesleğe, kariyere sahip olmak, uygun bir eş seçebilmek, aile yaşamının sorumluluğuna ve daha tutarlı bir yaşam tarzına hazır olacak kadar olgunlaşmak gerekiyor.

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.